Boşanma davasında altınların kime bırakılacağı konusu taraflar arasında sıkça rastlanan anlaşmazlıklar arasındadır. Düğünde takılan altınlar, ziynet eşyaları veya diğer kıymetli hediyeler boşanma aşamasında sorunlara sebep olabilmektedir. Bu konuya dair mevzuatta net bir madde bulunmamakla birlikte Yargıtay’ın emsal kararları vardır. Talepte bulunan taraf, gerekçelerini ve ispatlarını hukuka uygun şekilde, eksiksiz sunmalıdır.
Yargıtay kararları incelendiğinde boşanma davasında altınların büyük oranda kadınlara bırakıldığı görülmektedir. Bir anlamda kadınların haklarının korunmasına yönelik kararların verildiği söylenebilir. Bununla birlikte diğer tarafın da altınlar üzerinde talepte bulunması ve haklılığını ispatlaması mümkündür. Hukuka uygun şekilde ispatlandığı takdirde altınlar cinsiyete bakılmaksızın taraflardan birine verilebilir.
Boşanma Durumlarında Altınlar Kime Bırakılır?
Boşanma davasında altınların hangi tarafa verileceğin belirlenirken erkeğe takılanlar ile kadına takılanlar önemli etkendir. Genellikle kolye, gerdan, küpe, bilezik gibi ziynet eşyaları kadına özgü olduğu için kadına bırakılır. Yerel adetlerde bu tür takılar erkeğe takılmış olsa dahi kadınlara hediye edilmiş sayılır. Bunlar düğün sonrasında kadınların kullanabileceği eşyalardır.
Ziynet eşyası dışındaki değerlerden kadına özgü bir nitelik taşımayanlar kime takıldıysa ona aittir. Örneğin çeyrek, yarım, tam gibi gram altınlar herhangi bir cinsiyete özgü değildir. Bu sebeple erkeğe takılan bu tür değerler üzerinde erkek tarafı da hak sahibidir. Aynı şekilde düğünde takılan paralar da bu şekilde değerlendirilmektedir.
24607 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 220. maddesinde eşlerden birinin kullanabileceği eşyaların kişisel mal olduğu belirtilmiştir. Ziynet eşyaları bu kapsamda değerlendiriliyor olup kadınlara ait olduğu kabul edilir. 226. maddeye göre ise her eş diğer tarafta bulunan değerlerinin kendisine verilmesini talep edebilir. Buna dayanarak boşanma davasında altınların kendisine ait olan bölümünü isteyebilir.
Ziynet eşyalarının paylaşılmasında da bazı istisnalar olabilmektedir. Düğün, bu tür altınların kadınlara özgülüğünü kabul eden adetlerin olmadığı bir bölgede gerçekleşmiş olabilir. Erkek, evliliklerinin bahsi geçen örfleri içermediğini savunabilir. Ancak buna ilişkin gerçeklerin ispatlanabilir olması gereklidir. Aksi takdirde talebin reddedilme olasılığı yüksektir. Aynı kanunun 222. maddesinde ispatlanma yükümlülüğü açıkça belirtilmiştir.
Boşanma davasında altınlardan kadına özgü olanların kadına verildiğine dair kararlar büyük bir üstünlüğe sahiptir. Üstelik evlilik sonrasında bu altınların erkek tarafından bozdurularak harcanması durumunda karşılığının iade edilmesi gereklidir. Altınların bozdurulması konusunda kadının onayının olduğu ispatlanmalıdır. Eğer ispatlanamıyorsa erkek bu altınları veya karşılığını kadına geri vermek zorundadır.
Özetleyecek olursak boşanma davasında altınlardan ziynet eşyası niteliğinde olanlar kime takıldığına bakılmaksızın kadına aittir. Bu kategori dışında kalan tüm altınlar ve diğer değerler kime takıldıysa ona bırakılır. Erkek yalnızca düğünlerinin geleneksel adetler dışında gerçekleştiğini ispatlayabilirse ziynet eşyalarından kendisine takılanları isteyebilir. Ayrıca evlilik sözleşmesinde bu konuya değinildiyse, anlaşmanın hükümleri geçerli olacaktır.
Boşanmalarda Altınların Kime Verileceğine Dair Dava Nasıl Açılır?
Boşanma davasında altınlardan ziynet eşyalarının kim tarafından takıldığına bakılmaksızın kadına verildiğine dair emsal kararlar bulunmaktadır. Eğer altınların paylaşılması konusunda bir anlaşmazlık var ise bu durum boşanma davasında ileri sürülebilir. Çekişmeli boşanma davası içerisinde değerlendirilerek iki tarafın da hak talep etmesi mümkündür. Tek bir dava içerisinde görülebilir.
Boşanma davasının sonuçlanmasından sonra yeni bir dava açarak altınların üzerinde hak iddia etmek de mümkündür. Bununla birlikte ziynet eşyaları boşanma davalarında mal paylaşımı içerisinde değerlendirilmemektedir. Eğer ortada ciddi bir anlaşmazlık varsa takıların talebine ilişkin dava açılması gerekir. Boşanma davasında altınların paylaşımı için en sık “aynen iade” davalarına ilişkin taleplerle karşılaşılmaktadır.
Aynen iade davalarında davalı altınları herhangi bir nedenden ötürü harcamıştır. Örneğin koca düğün borçları, balayı masrafları, taşınma veya geçinme gibi bir sebeple altınları bozdurmuş olabilir. Bu durumda kadının rızası olduğunu kanıtlayamazsa aynen iadesini yapmak zorundadır. Altınları aynı şekilde veya güncel tutarını faiziyle birlikte ödemekle yükümlüdür.
Koca, boşanma davasında altınların kadının rızasıyla harcandığını ispatlayabilirse iade etmekten kurtulur. İlaveten Yargıtay’ın 3.Hukuk Dairesi’nin 2019/25 kararında davacı kadından altınların elinden zorla alındığını kanıtlaması istenmiştir. Yargıtay’a göre hayatın olağan akışı dışındaki durumların gerçekleştiğini iddia eden taraf bunları ispatlamalıdır.
Eğer altınlar aynı şekilde mevcut ise, yani harcama yapılmamış ise “istihkak davası” açılır. Bu durumda altınlardan harcama yapılmamış ve bir kişinin zimmetinde olması gereklidir. Bu dava türü herhangi bir zamanaşımına tabi olmayıp herhangi bir zaman diliminde açılabilir. Harcama yapılmışsa aynen iade davası boşanmanın kesinleşmesini takiben on yıllık süre içerisinde açılmalıdır.
Boşanma Davasında Altınların İspatı Nasıl Yapılır?
Boşanma davalarıyla ilgilenen aile mahkemeleri altınların paylaşımı konusundaki anlaşmazlıklarda delillere ihtiyaç duyar. Bunlardan en etkili olanları düğün fotoğrafları ve video kayıtlarıdır. Ayrıca düğüne katılanların tanıklığı da ispat konusunda başvurulan seçenekler arasındadır. İspatlar mahkemeye sunulduktan sonra uzman tarafından incelemesi yapılır ve bilirkişiyle birlikte değerlendirilir. Sunulan rapor sonucunda aile mahkemesi kararı verecektir.
Ek olarak “Boşanma Davasında Çocuklar Kime Bırakılır?” başlıklı makalemizi incelebilirsiniz. Boşanma davasında altınların paylaşımı konusunda danışmanlık almak için iletişim sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
Eşim bana 2017 yılında düşünden sonra altınları verdi bizde o altınlarla araba aldık araba şuan daha duruyur bu durumda benim bu arabada hakkım varmı yoksa arabanın hepsi eşimin mi